Gönül Dağı’nın Mihriban’ı Hande Nur Tekin hayatına dair samimi açıklamalarda bulundu!
Yapımcılığını Köprü Film/Ferhat Eşsiz, yönetmenliğini Yahya Samancı’nın üstlendiği ve senaryosunu da Ali Asaf Elmas, Teoman Gök ve Emel Çokçalışkan’ın kaleme aldığı Gönül Dağı dizisi her hafta sevenleriyle buluşmaya devam ediyor. Dizinin Mihriban’ı Hande Nur Tekin ise hem diziye hem de özel hayatına yönelik samimi bir röportaj verdi.
HABERE AİT VİDEO İÇİN TIKLAYIN İZLE
TRT 1’in sevilen dizisi Gönül Dağı, 4 sezondur milyonları ekrana kilitlemeyi başarıyor. Anadolu insanının samimi, etkileyici hikayeleriyle birlikte küçük bir kasabada yaşayan birbirinden ilginç insanların yaşamlarından kesitler anlatan dizide sevilen karakterlerden biri de Mihriban. Kahveci Kellerin Rıfat’la evlenen ve yaşadığı engellerle amansızca mücadele ederek mutluluğu yakalayan Mihriban’ı Hande Nur Tekin oynuyor. Genç oyuncu verdiği röportajda gerek diziye ilişkin gerekse de özel hayatına ilişkin samimi açıklamalarda bulundu.
GÖNÜL DAĞI’NIN MİHRİBAN’I HANDE NUR TEKİN’DEN SAMİMİ AÇIKLAMALAR
Ünlü oyuncu oynadığı Mihriban karakterini “sevgi dolu bir ailede ve insani duyguların bütün incelikleriyle büyütülen ama onları bir trafik kazasında kaybetmesiyle dünyası başına yıkılan bir genç kız” olarak tanımlıyor. Yaşadığı bütün zorluklara rağmen elinin değdiği her şeyi güzelleştiren Mihriban, yalan, kötülük nedir bilmeyen biri olması ve saygısı, naifliği ve çalışkanlığıyla Tekin’i de etkilemiş bir karakter.
“MİHRİBAN GİBİ BİRİNİ HAK ETMEK İÇİN RIFAT GİBİ OLMAK GEREK”
Ünlü oyuncu oynadığı karakterler ilgili sosyal hayatında aldığı geri dönüşleri şöyle anlatıyor: “Bana en çok gelen ve beni en çok gülümseten teyzelerin, amcaların ‘Allah bana senin gibi gelin nasip etsin’ yorumu oluyor. Keza en çok duyduklarımdan ‘Mihriban gibi eşim olsa, biri beni öyle sevse’; bazen de ‘Biraz hakkını ara, ezdirme kendini’ oluyor… Aslında Mihriban üzüldüğünde hırsını almaya çalışmadığı, yanlışa yanlışla cevap vermediği için ona üzülmemiz gereken ya da sırf hoşgörüsü nedeniyle hayatımızda olmasını istediğimiz kişi değil bence. O ne evliliğini ne de diğer ilişkilerini bir yarış haline getirmiyor. Haklı ya da haksız olmak değil, birinin canı yanıyorsa o tamamen çözüm odaklı. O kötülüğe tepki olarak iyi niyetle yaklaşıyor ki, karşı taraf hatasını görsün ve kendisi anlasın. Bugün ya da yarın… Sanırım sabrının karşılığını da burada alıyor. Çevresindekileri mutlu etmek için emek harcıyor. Birinin mutluluğuyla da mutlu olmayı bildiği için, onun mutluluğu da diğer insanlar için değerli kılınmaya başlıyor. Tabii ki Mihriban da bunları merhametine ya da insaniyetine inandığı kimseler için yapıyor. Bence insan olarak önce bizim iyi niyetli ve hassasiyetli adımlar atmamız gerekiyor, bir de tabii ki Mihriban gibi seven birini hak edebilmek için Rıfat olmak gerekiyor”.
Gönül Dağı dizisinin verdiği en güzel mesajlardan birinin de “birlik ve beraberlik” kavramı olduğunu belirten Tekin, hayatta böyle güzel değerlerin karşılıksız kalmayacağına inanıyor.
Hande Nur Tekin dizideki partneri, Rıfat karakterini oynayan Hüseyin Sevimli ile konservatuar sıralarından arkadaşmış. Bu arkadaşlığın sette ona çok güvenli ve konforlu bir alan açtığını söyleyen Tekin, gerek Hüseyin Sevimli gerekse de Semih Ertürk’le olan tanışıklıkları sebebiyle çok şanslı olduğunu ifade ediyor.
Mihriban karakteriyle ortak özelliklerine değinen genç oyuncu, “Mihriban’la kendimi kıyasladığımda aslında onu anlayabildiğim çok nokta var. Mesela ben de çok hassas bir insanım ve sanırım bu yüzden, birini kırmaktan ödüm kopar. Kırıldığımda da o kişiye, bunu neden yapabileceğinden dolayı gerekçeler bulup, yaşadığım negatif duyguları hafifletmeye çalışırım. Kendimde bunu başarabiliyorken, sevdiğim insanlara karşı yapılan haksızlıklarda koruma içgüdüsüyle hırçınlaşabiliyorum ama ben de Mihriban gibi. Empatim o kadar güçlü ki, birinin derdini de sevincini de alıp evime götürüp yaşamaya devam ederim. Bir de Mihriban o kadar melek gibi bir karakter ki, daha fazla ortak noktamızı saysam Hande’ye övgü gibi olacak. O sebeple insani yönlerini, zaaflarını sevdiğim ve bildiğim bir yerden anlıyorum diyeyim. Bu da benim onu daha kolay içselleştirmemi sağlıyor” şeklinde konuştu.
“ADIMDAN İYİ BAHSEDİLEN BİR OYUNCU OLMAK İSTİYORUM”
Kariyerine ilişkin hedefleri sorulan oyuncu, “Bu soruyu cevaplamak bana çok zor geliyor çünkü beni o kadar heyecanlandıran hayallerim var ki, bunları dillendirirken iddialı cümleler kurmaktan korkuyorum açıkçası. Tiyatroda da kamera önünde de oynamak istediğim birçok rol var. İsteklerimin büyük olması çabamı da arayışımı da hevesimi de aktif tutuyor. Her şeyin öncesinde adımdan iyi bahsedilen bir oyuncu olmak istiyorum. Umarım bir gün hayallerimi gerçekleştirme şansı bulabilir ve yaratabilirim” şeklinde cevap verdi.
Binicilikle ilgilenen Hande Nur Tekin, 10 yıl boyunca voleybol oynamış ve hatta voleybol hakemliği de varmış. Ayrıca yan flüt, sinema ve sanat gösterileri, tiyatro gibi bir çok alanla yakından ilgilenen Tekin, aktif bir yaşam sürmekten mutlu olduğunu söyledi.